Berrin Haberveren' nin haberi:
Yaza sayılı günler kala kat kat giysilere veda ederken her zaman olduğu gibi birçoğumuzda olduğu gibi bende de kilo verme telaşı başladı. Fazla kilolardan kurtulmak için diyetler, haplar, egzersizler, kozmetikler, güzellik salonlarının sunduğu zayıflama programları hatta estetik ameliyatlara başvuruyoruz. Peki ama kitaplara??
- Yasemin Soysal’ın kaleme aldığı "Tek Şişman Beyniniz Düşünce Gücüyle Zayıflama" piyasaya çıktığı gün 19’uncu sıradan en çok satanlar listesine girmiş. Piyasaya çıktığı dördüncü gün tükenerek ikinci baskısı yapan, sağlıklı yaşam koçu Soysal bu kitabı yazmasının nedenini şöyle açıklıyor: ‘Kilo problemi yaşayan kişi farkında olmadan beyninde bir sürü hata yapıyor.
Bu hataları düzeltince her şey dengeye giriyor ve zayıflamayı başarıyor. - Kilo vermek için az yiyeceksiniz. Ama karnım guruldamadan bunu nasıl başaracağım? Bilmem kaç kilometre koşacaksınız. İyi de nasıl motive olacağım? Kilo vermemiz için bize söylenen her şey ne yapmamız gerektiğine ilişkin. Oysa kilo sorunu olanlara ne yapmaları gerektiğini değil nasıl yapmaları gerektiğini anlatmamız lazım.
- ‘Büyük tabakta yemek yediğinizde içine ne koyarsanız koyun, beyninizde aç kalırsınız. Küçük tabakta yediğinizde daha çabuk doyarsınız. Diyet süresince TATLI tabaklarında, TATLI çatalı ve kaşığıyla yemek yiyin. Tabağı birkaç kez doldurabilirsiniz ama bir süre sonra daha çabuk doyacaksınız. Ben bir gazetede İngiliz aktrist Elizabeth Hurley' in tatlı tabağı ile yemek yediğini okumuştum. Bir bildiği varmış demek ki...
- Gece televizyonun karşısına aynı saatte, aynı koltuğa oturmayın. Çünkü oraya oturduğunuzda otomatikman bir şeyler atıştırma isteği duyuyorsun. Saati ve oturduğun yeri değiştirdiğinde bu sistem devreye girmiyor.
- Siyah renkten uzak durun. 3-4 hafta kendinizi iğrenç hissetseniz de farklı kıyafetler giyin.
- Moda dergilerinden kadın fotoğrafları kesip önünüze yerleştirin.
- Sokakta şişman kadınları takip edip ‘Acaba baseni benimkin-den büyük mü’ diye düşüneceğinize düzgün fiziği olan kadınlara bakın. Çünkü beyin ne görürse ona doğru gider.
- Spor yapın. Ama oflaya puflaya yapacaksanız onun yerine dans etsin, sokakta dolaşın, 10 dakika olsa da illaki yürüyün, havuza gidin.
- Yüzmek zorunda değilsiniz suyun içinde oynayın, çıkın. Bu bile yeter.
- ’Tartıya çıkmak yasak.
KİLO alırken tartıya çıkacağız ama verirken çıkmayacağız. Birçok kişi bana ‘Motivasyonumuz bozulmasın diye mi?’ diyor. Hayır, alakası yok. ‘10 kilo verdiğimi düşünüyorum. İzin verin, tartıya çıkayım. Görünce ne kadar kilo verdiğimi daha motive olacağım’ diyorlar. Özellikle kilo verdiğinizi biliyorsanız, çıkmayacaksınız tartıya. Çünkü bilinçaltı böyle çalışmıyor. Eğer biri ‘70 kiloya inince benim kilo vermem durur. Ne yapsam veremiyorum’ diyorsa bu kişi kilo vermeye başlar ve tartıya çıkar. 79 kiloya indim, süper... Vayyy 75 oldum harika... 72’ye iner, çok mutlu olur. Ama bilinçaltında iş şöyledir: ‘Kilo vermemi durdurmakta son iki kilo kaldı.’ Tartıda 70 olduğunuzu gördüğünüz anda bilinçaltı devreye girer ve kilo vermeniz durur. Ne yapar vücut bir sonraki aşamada? Çok rahat bir şekilde iştahınızı açabilir, mide asitlerini aktif hale getirebilir. Üzerinize bir rehavet çöker. Beyin için çok zor şeyler değil bunlar. Kilo verirken tartıya çıktığınızda durma noktanızı öğreniyorsunuz ama çıkmadığınızda beyin bunu bilmiyor ve 70’in altına inmeye devam ediyor. Bir gün 65’te kendinizi gördüğünüzde o inanç geliyor. Madem 70’in altına indim, o zaman 65’in altına da inebilirim.
- Eski giysilerinizi atın. KİLO problemi yaşayan birçok insan defalarca kilo vermiştir. Ama zayıfladıktan sonra hala şişmanken giydiği kıyafetlerini dolapta tutar. ‘Nasıl olsa ben tekrar kilo alacağım. Aldığımda giyecek bir şeyim olmaz.Bunlar dolapta dursun’ düşüncesindedir. Bu bilinçaltında şu anlama gelir: Sen en kısa zamanda kilo al! Zayıfladığınız andan itibaren derhal bu kıyafetlerden kurtulacaksınız. Gidip bir ya da iki beden küçük çok hoşunuza giden bir kıyafet alıp gözünüzün önüne koyacaksınız.
- Yatmadan önce bir bardak light süt için.
- Diyet fikri kilo aldırır.
DİYETE girdiğinizde kendinize sürekli ‘Çikolata, tatlı, kurabiye yememeliyim’ dersiniz.
Bunları her söylediğinizde beyninizde canlanıyor. Ardından mide asitleriniz, tükürük bezleriniz aktive oluyor. Siz yemiyorsunuz aradan üç saat geçiyor, deliriyorsunuz.Eliniz ayağınız titriyor, gidip o çikolatayı daha fazlasıyla yemek istiyorsunuz. Çünkü diyetin mantığı neyi yememeniz üzerine... Beyin ise böyle çalışmıyor, neyi yasaklarsan onu düşünür.Normal günde aklına çikolata gelmiyorsa diyette sürekli çikolata yemek istiyorsun. Bu yüzden algınız değiştirmelisiniz. Bırakın ne yememeniz gerektiğini... Canınız çok istiyorsa ağzınıza iki parça çikolata atın, zaten daha fazlasını istemeyeceksiniz. Beyindeki fikri değiştirdiğinizde canınız çekmeyecek. Bu yüzden diyet düşüncesi ve mantığı kilo aldıran bir şeydir almaya da devam edecekler.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre diyet yapanların yüzde 90’ı bıraktıktan sonra kilolarını geri alır.
- Sağlıklı beslenme ayrı bir şey ama diyet benim sistemimde yok. Zayıf bir insan pastayı yer, ‘Oh ne lezzetliydi’ der biter. Oysa kilolu insan yedikten sonra pişmanlık duyar, ‘Niye yedim, gereği var mıydı?’ diye düşünür. Bunu her söylediğinde tekrar yeme isteği başlar. Birkaç saat sonra gidip gene yer. Diyor Soysal kitabın da....
- Ben de bu kitabı yeni keşfettim ama bu kitaptan kısa süre önce keşfettiğim bir blog var. "Mevsimlerden Roma" arkadaşlar orada blogun sahibesi Dr. Mehtap Pasin Gualano kontrolünde bir zayıflama sınıfı oluşturdular. Zayıflamaya başladılar bile... ( bende.. bende... ) Ben sınıfa beynimi kandırmak için kaydolmadım ama ona ( beynime) farkettirmeden bu yola baş koydum bile. Aynı yukardaki kitapta bahsedilen gibi... Göbişler erisin görüşürüz !....
7 yorum:
pekı zayıflar napıcak:(bızede bı akıl lutfen nasıl kılo alıcaz?
kilo vermek güzellik kadar sağlık içinde gerekli aslında ama mallacım senin hiç ihtiyacın yok arkadaşım :)) sen böyle çok şekersin :))
Walla prima hiç özenme, fotoğraflarında gördüm çok hoş bir bayansın. Yaşlar ilerleyince farkında bile olmadan kilo alıveriyor insan:))
Ella teşekkürlerr:))
Sevgili malla,uyarın için teşekkürler.Bunu bilmyordum ecz. arkadaşıma danışırım.Sevgiyle...
Haberimin ilginizi çekmesine sevindim. İsmimle alıntı yapsaydınız çok daha mutlu olurdum. Sevgiler
Berrin Haberveren
Berrin hanımcım Star gazetesinden alıntı yaptığımı yazmıştım ama,isminizi yazmamışım.Hemen yazarım.Sevgiler...
Yorum Gönder