16 Mayıs 2014 Cuma

Kırsala Dönüş

As fragrant as it its colorful, lavender is a wonderful addition to any sunny garden or container. Use this guide to choose the best type for your conditions.
“Böylesi zamanda bu mu yazılır?” diye soruyor olabilirsiniz kendinize. Ben sordum, oradan biliyorum. Ve “Evet” dedim, “Böylesi bi’ günde bu yazılır”. “Kırsala Dönüş” yazı dizisinin 4. yazısı bu. “Her hafta bir yazı!” diye başladığım, ama bu sözümü tutamadığım için özrümü kabul edin, ve bundan sonraki “haftada 1!” ihlallerime de sayın bu özrü, şimdiden.

 Böylesi zamanda bu yazılır. Çünkü hepimiz her geçen gün biraz daha emin oluyoruz, bu “sistemin” içinde olduğumuz sürece kapkara günlerin de sonu gelmeyecek, bir arkadaşımın Twitter’da yazdığı gibi “mutsuzluktan öleceyiz” hissiyatımız da azalmayacak. Artacak. Saçmalıklar ve vicdansızlıklar ve şaşırmaya mecal bırakmayan tahakkümler arasında sıkışan kalplerimiz bile alışacak karanlığa. Her gün koştura koştura, somurta somurta, sızlana sızlana ve mutsuzlukla su taşıdığımız değirmenin dişleri arasında önce umutlarımızı kaybedeceğiz hepten, sonra da ruhlarımızı.

 Kırsalda adil, vicdanlı ve ekolojik mikro-toplumlar kurmak, grinin bu amansız istilasının önüne dikebileceğimiz tek barikat. Diyoruz ya işte, “tüketmesek, kredi kartlarını kullanmasak, genel greve gitsek..” Ama olmuyor hiç biri. Olmayacak da, o saydığımız şeylere göbekten bağlı olduğunuz için. Yukarıdaki paragrafın başında yer alan tanımıyla Kırsala Dönüş, şehirlerde kalacakların da tek umudu. Hadi, bu kadar köşeli cümleleri sevmiyorsunuz belki; yumuşatayım: Tek gerçek umudu.

 Böylesi zamanda bunu yazmak lazım, o yüzden.
 Diren vicdan.
 
/yesilgazete.org/
♥  Follow Me on Bloglovin

Hiç yorum yok:

.

.