25 Nisan 2015 Cumartesi

Kediler İle Ben | Önce & Sonra


Peloş
Daha şundan 2-3  ay öncesine kadar kedilerden korkan  ve bu korku yüzünden değil evde kedi sahiplenmeyi, kedinin yanından bile geçemeyen ben artık kediye çok alıştım ve bu yaşıma kadar böyle bir deneyim yaşamamış olduğuma çok ama çok pişmanım.
Kediler hakkında hiç bir bilgim olmadığını, merak edip araştırmadığımı hayretler içinde bu kediyle yaşama yolculuğunda öğrenmiş oldum.
Evet ilk günler kedi korkusu ile kediyle aynı evde yaşamak gerçekten çok ama çok zordu bu bir gerçek.
Olur olmaz saatlerde çığlıklarıma bütün apartman artık alışmıştı.
 Hatta burada İMDAT! postu bile yazmıştım.
Bknz. 6 Basit Teknikle Ben de Sakinleşmek İstiyorum !
Oğlumun hatırı için kabul ettiğim kedi sahiplenme macerasının  ilk zor günlerin aksine çok güzel bir hale geldiğine ben bile inanamıyorum:))
 Siz siz olun kediden korksanız da bir kedi sahiplenmeyi  düşünün , öyle güzel bir duygu ki, özlüyorum onu ya dışardayken o kadar yani... Pandam o benim:)) tü tü Maşallah:))

Kedinin dini bakımdan da çok değer verilen bir hayvan olduğunu da daha yeni öğrendim :(
Aşağıda sokak kedilerinin  Önce-Sonra'sını paylaşıyorum.
Bu yazım sayesinde bir kaç kedi yuvalanır kim bilir, olursa da ne de güzel olur:))
bknz. Kedili Günlerim

Peygamberimiz kedileri bir hayvandan çok ailenin bir ferdi gibi görürmüş,
"KEDİ PİS DEĞİLDİR; AİLENİN BİR FERDİDİR EVİNİZDE (ETRAFINIZDA ) SERBESTÇE DOLAŞSIN " diye buyurmuş.
Bir gün bir eve yemek göndermek istemiş ve ev sahibine evde kaç kişi olduklarını sormuş. Ev sahibi “3 Kişiyiz” deyince Peygamberimiz bunun üzerine, “Evinizde kedi var mı? ” diye sormuş, ev sahibi “Evet var” deyince kediyi de evin bir ferdi olarak görüp aynı yemekten ayırt etmeden 3 değil 4 kişilik yemek göndermiş.
 Peygamber efendimiz Hz Muhammed (sav) kedileri çok sevip bakımı ile uğraştıgı bir çok kedisi varmış.
Fakat bunların içinde en çok sevdiği kedi, “Müezza” imiş.(Müzezza:”izzet veren, şereflendiren”.anlamında dişil bir kelime, Müezza da muhtemelen dişi bir kediydi)…
Hz. Muhammed kedisi Müezzayı o kadar çok severmiş ki, Müezza bir gün sedirde oturan Hz. Muhammedin giysisinin ucunda uyuya kalınca kediye kıyamayan Hz. Muhammed, giysisini keserek sedirden kalkmış.
Müezza çok muhtemelen bir sokak kedisi olmalı.
Mekke'nin kavurucu sokaklarından Hz. Muhammedin ilgisi ile kurtulmuş. Bugün Müezza gibi damağı lekeli olan kedilerin, onun soyundan geldğine inanılıyor.
 Hz Muhammed sav ve Müezza o kadar yakınlarmış ki, Müezza bazen peygamberin abdest almak için hazırladığı sudan bile içermiş.
Peygamber Müezza suyunu içinceye kadar bekler ve aynı su ile abdestini alırmış. “Su Kirlenmedi mi ?” diye soranlara “Kediler hiç bir şeyi kirletmez” buyurmuşlardı.. Hz. Muhammed o zamanlar sık olan kedilerin ticari alım satımını da yasaklatmış.
Aktarılan bazı hadislerde ” Kedisine eziyet eden bir kadının cehennemde çektiklerinden ” bahsedilir.
Mesaj oldukça açık. Kedilere iyi muamele şarttır.
/Alıntı/

SOKAK KEDİLERİ ÖNCE&SONRA
Dışarıda yaralı bereli hayvanları gördüğümüzde hepimizin içi gidiyor. Onları belki evimiz müsait olmadığı için alıp besleyemiyoruz. Ya da apartmanda, rezidansta oturan kişiler için de hayvan beslemek gerçekten düşündürücü. Ancak bazı iyi kalpli insanlar var ki onlar dışarıda gördükleri yaralı veya hasta olmuş olan kedilere sahip çıkarak evlerine almış ve beslemişler. Bazılarının profesyonel yardıma ihtiyacı olduğu için hayvanları veteriner hekime götürerek de hayvanın iyileşmesini sağlamışlar. Eğer eviniz müsait değil ve bahçesi olan bir yerde yaşıyorsanız şayet siz de dışarıda gördüğünüz hasta ya da yaralı bir hayvana sahiplik yapabilirsiniz. Çünkü onların insanlar gibi hastaneye doktora gitmek gibi bir şansları yok maalesef :(Bu yüzden yaralı hangi hayvan olursa olsun elimizden geleni yapmaya çalışalım. Çünkü onlar da can taşıyor belki de onu bekleyen bir yavrusu var…
sokak kedileri-4sokak kedileri-5sokak kedileri-6sokak kedileri-7sokak kedileri-8sokak kedileri-9sokak kedileri-10sokak kedileri-11sokak kedileri-12sokak kedileri-13sokak kedileri-14sokak kedileri-15
  /kadininkitabi.com/

4 yorum:

Unknown dedi ki...

çok etkileyici bir yazı,tüylerim diken diken oldu.
kedi güzel tabi ki:)

Begonvilli Ev dedi ki...

Evet, evet, eveet! Kedili hayat muhteşemdir:)) Üç kedim var. Üçü de bebekken sokakta zor durumdayken görüp eve aldığım kediler. Her bireri ayrı karakterde ayrı güzellikler:)) Bu güzel duyguyu herkesin yaşamasını isterim.❤

TUĞBA'NIN DÜNYASI dedi ki...

Ahhh ahh çok iyi anlıyorum. Ben de aynı senin gibiydim çok korkardım ama çok da severdim uzaktan:) Eve ilk geldiğinde kedicik, her yere benle geliyor diye ödüm kopuyor, kucağıma gelecek diye aklım gidiyordu. Gece atlar falan diye mazallah kapıyı kapardım. Şimdi patisi elimde koyun koyuna uyuyoruz, bazen öğlenleri özleyip eve çıkıp iki sevip geliyorum. Aklım çıkıyor acıktı, yalnız kaldı diye. Çok acayip bir duygu gerçekten. Yaşadıkça anlıyor insan. Hayvanların sevgiye çok ihtiyaçları var. Bu öncesi sonrası fotoğrafları de insanın içini acıtıyor ama aynı zamanda çok da mutlu ediyor. Keşke tüm hayvanlar onları çok sevecek kimseler bulabileseler ihtiyaçları olduğunda üzerlerine titreyecek..Mutlu zamanlar diliyorum kedişle. Çok tatlı maşallah...

Malla dedi ki...

Güzel yorumlarınız çok ama çok teşekkürler:))

.

.